Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak Referandum sonucunu sessiz çoğunluğun belirleyeceğini söyledi.
Budak, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’i makamında ziyaret etti. CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker ile İl Başkanı Barış Ayten’in de bulunduğu ziyarette gazetecilere açıklamalarda bulunan Budak “Aralık ayından beri sahadayız. Nabzı tutuyoruz. Bugün tek bir kişiye bütün yetkilerin verilmesi bu ülkede aslında rejimin değişikliğiyle ilgili önemli bir adım atılması demektir” dedi.
Budak, şöyle devam etti:
“Vatandaşlarımızla görüştüğümüz zaman şunu görüyoruz. 15 yıldır iktidarda olan bir parti var ve bu parti bugün rejim değişikliğiyle ilgili bir girişimde bulunuyor. Bunu anlamış değiliz. 15 yıl boyunca ne istedilerse verdik, ne istedilerse yaptılar, ne istedilerse yerine getirdiler. Meclisten bir tek geçiremedikleri kanun yok. Bugün ne istiyorlar? Diyelim ki 16 Nisan’da referandum sonucunda ‘Evet’ çıktı. Neyi değiştirecekler? Şu anda yüzde 12,8 işsizlik var. Dış borcumuz 420 milyar dolara ulaşmış. Borcu olmayan bir tek hane halkından bir tek kişi yok. Çiftçi, öğretmen, işçi, sanayici, esnaf borçlu. Toplumun bütün kesimleri borçlu. Bu TÜİK’in ya da Merkez Bankası’nın resmi verileriyle söylüyorum. 2002 yılında hane halkının yüz lira gelirinin 5.7’si borca gidiyor. Bugün neredeyse yüz liranın 60 lirasını borca ödüyor. Yani sadece 40 lira kalıyor. Bununla kira mı ödeyecek?, Çocuğun okulunu mu karşılayacak?, Kendi gıda ihtiyaçlarını mı?, Üstüne başına bir şeyler mi alacak? Bunu halkımız görüyor.”
15 yıldır iktidarda bir parti var diyen Budak “15 yıl sonunda geldiğimiz noktada baktığımız zaman, İşsizlik resmi rakamlarda 12,8. İş aramaktan vazgeçen, umudunu kaybetmiş olanlara baktığımız zaman bu oran yüzde 19,5. Türkiye’de çalışabilir yaşta olan 5 kişiden biri işsiz. Bu oran gençlerde yüzde 25 seviyesinde yani yüz kişiden 25 kişi işsiz. Böyle bir ortamda, üstelikte parlamenter sistem öyle böyle, kör topal bir şekilde giderken, artık meclisin bir kişi tarafından feshedilebileceği bir noktaya geliyoruz. Bir kişi bir akşam oturup, “Ben meclisi feshediyorum” dediği zaman meclis feshedilir. Peki feshedilen nedir? Bir kişinin aldığı kararla feshedilen Milli idaredir. Halkın iradesini yansıtan Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Bu anayasa değişikliğiyle orayı feshetme yetkisi bir tek kişiye veriliyor. Mahkemelere, yüce divana hakimi atayan yine o bir tek kişi, cumhurbaşkanı yardımcısını atayan tek bir kişi, bakanları atayan yine o tek bir kişi. Meclisin çoğunluğu alacağı için, meclisin çoğunluğu elinde bulunan yine o tek bir kişi. Böyle bir rejime Cumhuriyet, Demokratik Cumhuriyet, Hukuk Devleti denmez. Tek bir kişiye her şeyi verirsiniz ve o tek bir kişi özgür, 79 milyon nedir? Köle. Böyle bir tablo ile karşıya karşıyayız.”
Bu süreçte Anadolu’nun her yerini gezdiklerini dile getiren Budak,”Halkın büyük bir çoğunluğu, sessiz çoğunluk buna hayır diyor. Ama bunu söylerken de korkuyor. Telefonların dinlendiğinden, ‘Ben bunu söylersem başıma, aileme, dükkanıma bir şey gelir mi? Korkusu da çok büyük. Böyle baskıda var toplumun üzerinde. O yüzden o sessiz çoğunluk seçimin sonucunu belirleyecek.” diye konuştu.
