FETÖ DURUŞMALARI 28 ŞUBAT’DA BAŞLIYOR (ÖZEL HABER) | Gündemburdur.com
Son güncellenme :13.02.2017 11:29

Anasayfa > Burdur, Genel, Güncel > FETÖ DURUŞMALARI 28 ŞUBAT’DA BAŞLIYOR (ÖZEL HABER)

13.02.2017 Pts, 11:29

Burdur’da Fetö Duruşmaları 28 Şubat’da başlıyor (özel)

-BURDUR Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan Burdur’da ilk FETÖ duruşmalarının 28 Şubat günü başlayacağını bildirdi.
Doğan “Burdur Cumhuriyet Başsavcılığı olarak 15 Temmuz Darbe girişiminin hemen ertesi günü FETÖ soruşturmalarına başlamıştık. Bu soruşturmaların en kısa sürede sonuçlandırılması için 7 aydır büyük bir titizlikle çalışıyoruz. Bu çabalarımızda kısmen sonuca ulaştık. İddianamelerimizi 20 gün önce Burdur Ağır Ceza Mahkemesine sunduk” dedi.
FETÖ soruşturmalarının ilk duruşmalarının 28 Şubat günü başlayacağını bildiren Doğan,”FETÖ soruşturmalarının ilk duruşması 28 Şubat’da başlıyor. İddianamemizde, Literatüre Fethullahçı Terör Örgütü olarak giren ve adına FETÖ denilen bu yapının 15 Temmuz günü Türkiye’ye neler yaşattığını ayrıntılı şekilde açıkladık. İddianamemizde, Örgütün genel tanımlamasını, kuruluşunu, kamuya nasıl personel kazandırdığını, askerin, emniyetin ve yargının içinde özellikle seçilerek nasıl yapılandıklarını, örgütün nasıl bir hiyerarşik yapıda olduğunu, yönetiminin ali heyet, mollalar grubu,Kıta imamları, Türkiye İmamları, Ülke imamları, Bölge imamları, İl İmamları, eyalet ve ilçe imamları, Büyük Bölge İmamları, Küçük Bölge İmamları, Işık Evi İmamları, arama-tarama mesulleri, eğitim danışmanı, dershane yurt müdürleri, genel serrehberler, serrehberler, sohbetçiler, mütevelliler ve şakirtler gibi yapılanma şeklinde gerçekleştiğini izah ettik.” dedi.

Örgütün kendi içindeki kurallarından en önemlilerinin bağlılık, gizlilik, kod adı kullanmak, istihbarat toplamak, emir ve raporlama şeklinde bilgiler aktarmak olduğunu aktaran Doğan şunları söyledi; “aidiyet duygusunun geliştirilmesi için sarfettikleri çaba, örgüt içerisindeki hiyerarşik yapı, örgütün karakteristik özellikleri, psikolojik baskıları, cezalandırma yöntemleri, iletişim araçları, cep telefonu kullanma yöntemleri, kendi aralarındaki gizli haberleşme yöntemleri, internet programları, özellikle kamuoyunda çok tartışılan Bylock programının ne olduğu, nasıl yüklendiği, nasıl kullanıldığına ilişkin bilgiler gibi hususları ayrıntılı bir şekilde mahkemeye iddianamemizde izah ederek şüphelilerin yargılanmasını istedik” İddianamede örgütün mali durumunu da izah ettiklerini belirten Doğan sözlerini şöyle sürdürdü; ” Bunlardan en önemlilerinin kamuya yerleştirilen kişilerden toplanan maaşlar olduğunu, himmetler, mütevelli heyetlerden toplanan paralar, işadamlarından alınan paralar, ihaleler, teşvikler, Devletin teşviklerinden usulsüz yararlanmalar, Dershanelerden, okullardan, etüd merkezlerinden elde edilen gelirler olarak sıraladık.”

Örgütün Türkiye içerisinde Terör Örgütü olarak adlandırılmasının sebeplerinide açıkladıklarını ifade eden Doğan “Bunlardan en önemlileri Türkiye’deki bilgilerin dışarıya aktarılması şeklindeki casusluk faaliyetleri olarak nitelendiğrdiğimiz eylemleri, Türkiye genelindeki artık neredetyse genelleşmiş şekildeki usulsüz dinlemelerini, devletin üst makamlarındaki kişilerin kullandığı kriptolu telefonların dinlenmesini, Selam Tevhid terör örgütü adıyla uyduruk bir yapının soruşturulduğunu ve bu sayede bir çok üst düzey kamu görevlisinin soruşturmaya dahil edildiğini anlattık.
MİT Tırlarının aranması, 17-25 Aralık soruşturmaları, 7 Şubat MİT soruşturması, Sınav sorularının çalınması, Usulsüz soruşturmalar ve son olarakta Türkiye’de gerçekleştirmeye çalıştıkları darbe girişimi ile örgütün ne kadar tehlikeli bir yapıya ulaştığını, neden terör örgütü olarak adlandırılması gerektiğini izah ederek mahkemeden bu örgüte aidiyet duygusu ile bağlı olan yüksek duyarlılıkta bağlı olan kişilerin yargılanmasını talep ettik.” diye konuştu.

Burdur’daki yapılanma
İddianamede Burdur’daki yapılanmayı da izah ettiklerini anlatan Doğan şöyle konuştu; “tesbitlerimize göre Burdur’da İl imamların yanında ,imam yardımcıları, mali heyetler, üst mütevelli grupları, mahrem imamlar, eğitim danışmanları, bölge mesulleri, mezuncular gibi katı şekilde birçok hiyerarşik yapı oluşturulduğunu ve bu yapıya mensup olanları büyük ölçüde tesbit ettik ve kamuoyunun da bildiği gibi büyük çoğunluğu tutuklu. İçlerinden elebaşı olarak söylenen bir kısım kişiler ise firari durumda. Burdur’da haklarında yakalama kararı çıkardığımız 40’ın üzerinde isim mevcut ve bunların da örgütün ataması ile Burdur’a gelerek faaliyet gösteren, ancak Burdur merkezde yaşayanların gidecek başka yeri olmadığı için tesbitle tutukladığımız halde bu yapıyı bugüne getirenlerin tamamının firar ettiğini görüyoruz. Emniyet ve Jandarmaya bu konuda gerekli talimatları verdik ve yakalanmaları için büyük bir çaba sarfediyoruz onları da yakalayıp en kısa sürede yargının önüne çıkarmakta kararlıyız. Zira zaman zaman cezaevindeki tutuklular gelip ‘biz buradayız, ancak bizi yönetenler nerede?’ şeklinde ısrarla sorular sorduklarını görüyoruz. Biz de onlara bu şekilde cevap veriyor ve aynı soruyu soruyoruz ‘sizi bugünlere getirenler nerede?’. Bunların büyük bir kısmı yurt dışında en az 10 isim yurt dışında 30 kadar isim yurt içinde firari durumda. Bunlarıda yakalayarak yargı önüne çıkarmakta kararlıyız.”

Ülkedeki Habis Ur Temizlenecek

28 Şubat 2017 de ilk duruşmaların başlayacağını söyleyen Doğan ” yargılamaların Burdur’a ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Ülkenin içindeki habis bir urun bu yargılamalarla temizleneceğini umut ediyoruz. Bu örgütün bir daha geri gelmemek üzere, yeni bir darbe teşebbüsüne kalkışmamak üzere yok edildiğini hep beraber göreceğiz. Devlet bu konuda kararlıdır. Burdur Cumhruiyet Başsavcılığı olarak biz de bu konuda kesin olarak kararlıyız. Bu örgüt bir daha bu ve benzeri tehlikeli hiç bir işe kalkışamayacaktır. Bunda her birimiz aynı şekilde kararlıyız.

Burdur’da İlk Dava 50 Kişi hakkında

Şu anda mahkeme tarafından 20 iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. Bu hafta içerisinde 30 kadar tutuklu ile ilgili dava açılacak” diyen Doğan “dava açtığımız tutuklular için asgari 7,5 yıl cezalandırma istiyoruz. Örgüt içerisindeki hiyerarşik yapının üzerine doğru gittikçe bu cezalandırmalar 20 yıla kadar çıkabilecek. Çünkü basit bir bağla bağlı olanlarla, yönetici sınıfında olanlar, parasal kaynak aktaranlar arasında mahkemelerce mutlaka bir fark gözetileceğini düşünüyoruz. Cumhuriyet Başsavcılığımız bu konuda taleplerini mahkemelere iletecek. Burdur Cumhuriyet Başsavcılığı olarak Ağır Ceza Mahkemelerine açtığımız davalarda tutuklular hakkında öncelikle TCK’nın 314/2 maddesindeki silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarından ayrıca terörün finansmanı suçlaması taleplerde bulunduk. Silahlı terör örgütüne üye olmanın suçu 7.5 yıldır üst sınırı 20 yıldır.” ifadelerini kullandı.

 

YORUMLAR

Toplam 0 yorum bulunmaktadır.


Tasarım: Burdurweb Medya
burdur haber