Saadet Partisi Burdur İl Başkanı Süleyman Arslan ve Milletvekili adayları Mustafa Düzgün, Abdurrahman Turan ve Mehmet Atile Burdur’daki basın mensupları ile kahvaltıda biraraya geldi.
Konuşmasına Ankara’daki terör olayını lanetleyerek başlayan Arslan “Ankarada meydana gelen menfur olayda 100’e yakı vatandaşımız hayatını kaybetti. 500 den fazla yaralı 1950 den bu tarafa en büyük terörist katlimada ölenlere allahtan rahmet, ailelerine bağsağlığı mileltçe hepimize başsağlığı allah böyle menfur bir hadiseyi bir daha göstermesin” dedi.
Arslan “3 ay önce bir seçim yapıldı.Seçimler Milli iradenin teşekkül ettiği işlemlerdir. 3 ay geçmeden önümüze ikinci bir sandık geliyor. Bu seçimin gerekçesi hiçbir partinin tek başına hükümet kuramaması ve mevcut siyasi partilerin birbiriyle anlaşarak hükümet kuramaması olarak gösteriliyor. Bu bizce inandırıcı değil, eğer hakikaten milli iradeye siyasiler saygılıysa seçimin arkasından anlaşıp hükümet kurmaları gerekirdi. Ancak yakinen takip ettiğimiz gibi partiler Hükümet kurmaktan çok hükümeti nasıl kuramayız onun çalışmasını yaptılar ve neticede bugünlere geldik. Türkiye’nin en başında terör olmak üzere o kadar çok problemi var ki bunların ertelenmeye tahammülü yok.Ülkenin bir bölümü kan ve gözyaşı ile kavruluyor. Hal böyleyken sorumluların terörün hakkında gelceğiz, belini kıracağız şeklinde açıklama yapıyorlar. Bu bir günlük hadise değil neredeyse 30 yıllık geçmişi var. 30 yıldır çok hükümetler geldi geçti ama 54’üncü Erbakan hükümeti hariç hükümetler teröre bir teşhis koyamadılar.” dedi.,
Arslan şunları söyledi; “Saadet Partisi olarak adil bir düzen kuracağız. Yaşanabilir bir Türkiye kuracağız. Arkasından büyük Türkiye’yi inşa edeceğiz. O da yetmeyecek Dünyanın gidişatını değiştireceğiz. Birleşmiş Milletler denen ucubeyi milletlerin başından değiştireceğiz. Böyle bir dünya düzeni olmaz hedefimiz ta oraya uzanıyor ama öncelikle yaşanabilir bir Türkiye’yi inşa etmemiz gerekiyor. Hedefimiz bu. Bunun için çalışıyoruz. Bakmayın aldığımız oy oranına. Bizim gücümüz sayıda değil bizim gücümüz takip ettiğimiz davadadır. O’nun için bizden çekiniyorlar. O’nun için aman ha bunlar gelmesin, bunlar oyunbozan diyorlar. Evet biz oyun bozanız. Bu çarpık oyunu bozacağız.”
